top of page

Kırım Hanlığı Osmanlı’nın bir dairesi gibi görünüyor, öyle midir?

  • Yazarın fotoğrafı: Editör
    Editör
  • 29 Haz 2021
  • 2 dakikada okunur

Evet, bir yerde o öyle de söylenebilir. Arada çok ciddi bir yakınlık var, yani normal şartlar altında devletler arasında görülebilecek türden olmayan bir dostluk, hatta tabir doğru olur mu bilmiyorum, ağabey-kardeş ilişkisi var. Kırım Hanlığı, 1475 yılından itibaren Osmanlı’nın vassalı durumundaydı. Ancak tabiiyeti unutmamak lazım, Osmanlılara bağlı olmakla birlikte imtiyazlı beylikler statüsündeki diğer müstakil devletlere benziyordu. Kırım Hanlığı mümtaz bir eyalet olarak tıpkı Eflak-Boğdan, Transilvanya (Erdel) gibi dış ülkelerle elçi teatisinde bulunmuş, hatta Eflak ve Erdel gibi yerlerde daimi elçilikler de kurmuştu. Neden? Çünkü dış ülkelerde mukim elçilik Bab-ı Ali’nin pek tenezzül etmediği bir kurumdur. Bu nedenle Kırım Hanlığı elçileri bu görevi yerine getirirdi. Bu elçi kapısında Kırım hanlarının Moskova, Polonya, Litvanya ve Macaristan’ın Erdel hatta müstakil Danimarka Krallığı gibi ülkelerle temasını görmek mümkün olmaktadır.28 Fakat şunu da göz ardı etmemek gerekir ki, Kırım Hanlığı’nın her devlede temas kurmasına izin verilmiyordu. Mesela Avusturya Habsburgları, îran, Fransa gibi ülkelere elçi gönderemezlerdi. Âdeta bu alanda Osmanlı sarayının ikinci sınıf devletlerle kurulacak ilişkiyi Kırım Hanlığı’na bıraktığını görüyoruz.


Burada önemli bir hususa daha işaret etmek gerekir ki, bu da Kırım Hanlığı’nın Rusya ile Osmanlı arasındaki ilişkiler bağlamındaki durumudur. Kırım’ın Rusya ile Osmanlı Devleti arasında bir diplomatik aracı rolü ve mevkiinde bulunduğu görülür. Halil İnalcık hocanın değindiği üzere ta Karlofça Antlaşması sonrasına kadar Rusya elçileri Bahçesaray’da hanla görüşüp meseleleri arz etmeden, doğrudan İstanbul’a gidemezlerdi. l686 ’ya kadar Ruslar bu nedenlerle anti-Osmanlı koalisyonlara da katılmazlardı. Demek ki Kırım Hanlığı üzerinde Osmanlı hâkimiyeti Kırım’ın masuniyetini sağladığı gibi (zira ateşli silahlar devrinde Rusya, Altın Orda kalıntısı devletleri yok edebilmekteydi), aynı zamanda Kırım Hanlığı, Osmanlı birliğinin Doğu Avrupa sahasındaki kişilikli bir temsilcisi olarak belirli politikalara yön veren, onları yürüten bir siyasî varlıktı. Kırım Hanlığı ile Osmanlı arasındaki ilişkileri ele alırken bu noktanın da dikkatlerden kaçmaması gerekiyor

Comments


Bu içerikler de ilginizi çekebilir:

bottom of page